Son günlerde İstanbul siyaseti, Başsavcılık tarafından alınan önemli bir kararla çalkalanıyor. İstanbul Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ait olan afişlerin sokaklarda yer almasını yasakladı. Bu durum, hem siyasette hem de kamuoyunda büyük tartışmalara neden oldu. Afişlerin kaldırılması, kamuoyunda farklı tepkilere yol açarken, bu yasak, İmamoğlu’nun siyasi durumu ve İstanbul’un siyasi atmosferi üzerinde nasıl etki yaratacak merak konusu oldu.
Başsavcılığın afiş yasaklama kararı, belirli gerekçelere dayanmaktadır. Resmi kaynaklardan edinilen bilgilere göre, yasak, afişlerin ruhsatsız olarak asıldığı ve bu durumun ilgili mevzuatlara aykırı olduğu gerekçesiyle verilmiştir. Siyasi kampanya dönemlerinde afişlerin nasıl ve nerelerde kullanılacağına dair sıkı kurallar bulunmaktadır. İmamoğlu’nun destekçileri, bu durumu, siyasi bir engelleme olarak değerlendirirken, muhalefet ise bu kararın yerinde olduğunu savunuyor. Başsavcılığın aldığı bu karar, İstanbul’daki seçim atmosferinin ne denli gergin olduğunu da gözler önüne seriyor.
Afişlerin yasaklanması, sosyal medyada geniş yankı buldu. İmamoğlu’nun destekçileri, bu durumu "demokrasiye bir darbe" olarak nitelendirirken, muhalefet ise bu durumu memnuniyetle karşıladı. Siyasi analistler, bu yasaklama kararının İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kamu ile ilişkilerini nasıl etkileyeceğini sorgulamaya başladı. Özellikle İmamoğlu’nun popülaritesi göz önüne alındığında, bu yasak, kendisine destek veren kitlelerde bir infial yaratabilir. Ayrıca, İmamoğlu’nun siyasi kariyerinde nasıl bir etkisi olacağı da ayrı bir tartışma konusu haline geldi.
İstanbul’un siyasi tarihine baktığımızda, afiş yasakları geçmişte de sıkça gündeme gelmiştir. Ancak bu kez durum farklı gibi görünüyor. İmamoğlu’nun 2023 yerel seçimlerinde yeniden aday olması beklenirken, bu kararın seçim sürecine nasıl yansıyacağı merak ediliyor. Afişler, bir kampanya sürecinde çok önemli bir rol oynar; dolayısıyla bu yasak, İmamoğlu'nun kampanya stratejisini revize etmesine neden olabilir. Sosyal medya üzerinden yürüttüğü kampanyalar, bu tür geleneksel yöntemlerin yerini daha fazla alabilir.
Uzmanlar, bu gibi yasakların sadece İmamoğlu için değil, tüm partiler ve adaylar için risk barındırdığını ifade ediyor. Siyasi rakipler de bu durumu kendi lehlerine kullanabilirler. Özellikle yerel seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte, bu gibi yasakların ardında yatan siyasi motivasyonlar sıkça tartışılmaya başlanacaktır. Özgürlükler ve demokratik haklar çerçevesinde, sıradan bir afişin yasaklanmasının ne anlama geldiği, halkın algısını doğrudan etkileyebilir.
Sonuç olarak, İstanbul Başsavcılığı’nın Ekrem İmamoğlu’nun afişlerine koyduğu yasak, son dönemlerde Türkiye’de yaşanan siyasi gerginliği bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Afişlerin yasaklanması, çeşitli yorumlara ve tepkilere neden oldu. Bu durum, önümüzdeki günlerde İstanbul siyaseti üzerinde nasıl bir etki yaratacak merak konusu. İmamoğlu ve ekibi, bu durumu nasıl aşacak ve bunun sonuçları ne olacak, izleyip göreceğiz.